Doğumsal üst ekstremite anomalileri, bebeklerin doğuştan sahip olduğu, üst ekstremitelerin (kollar, eller, parmaklar) şekil, yapı veya işlevinde görülen bozukluklardır. Bu anomaliler, embriyonik dönemde üst ekstremitelerin gelişimindeki genetik, çevresel veya bilinmeyen faktörlerden kaynaklanabilir. Bu tür bozukluklar, hafif bir yapısal değişiklikten ciddi bir fonksiyon kaybına kadar geniş bir yelpazede görülebilir.

Başlıca Doğumsal Üst Ekstremite Anomalileri

• Parmak Eksikliği (Oligodaktili): Bir veya daha fazla parmağın eksik olduğu durumlardır.
• Parmak Fazlalığı (Polidaktili): Normalden fazla parmak bulunması durumudur.
• Yapışık Parmaklar (Sindaktili): Parmakların birbirine yapışık olduğu ve ayrılamadığı anomalilerdir.
• Kol veya El Eksikliği (Aplazi): Kolun veya elin tamamının ya da bir kısmının gelişmediği durumdur.
• Kısa Kol veya El Deformiteleri: Kol veya elin normalden kısa olması (fokomeli gibi).
• Kemik ve Eklem Anomalileri: Radius veya ulna gibi kemiklerin eksikliği, eğriliği veya yanlış konumlanması.
• Sinir ve Kas Anomalileri: Kasların veya sinirlerin tam gelişmemesi, zayıflık veya fonksiyon kaybına yol açabilir.

Bu tür cerrahiler, anomalinin şiddeti, hastanın yaşı ve günlük hayatını etkileyen fonksiyonel sorunlara bağlı olarak gerçekleştirilir.

Cerrahi İçin Genel Kriterler

• Fonksiyonel Sorunlar: Günlük aktivitelerde ciddi zorluklar yaşayan bireyler. Örneğin, kavrama, yazma veya yeme gibi temel el işlevlerini yerine getirememe.
• Estetik Kaygılar: Eller ve kolların estetik görünümü, çocuğun sosyal yaşamında özsaygısını etkileyebilir. Bu tür durumlar da cerrahi müdahaleyi gerektirebilir.
• Büyüme ve Gelişim Süreci: Çocuklarda kemik ve yumuşak doku gelişimi tamamlanmadan yapılan cerrahiler, ileride daha iyi işlevsel ve estetik sonuçlar sağlayabilir.

Ameliyat Yapılabilecek Kişiler

• Bebekler ve Çocuklar: Doğumdan sonra erken teşhis edilen anomalilerde, uygun zamanlama ile cerrahi müdahale yapılabilir. Örneğin, sindaktili durumunda erken yaşta parmakların ayrılması çocuğun el işlevini iyileştirir.
• Genç ve Yetişkinler: Çocukluk döneminde müdahale edilmemiş anomaliler, yaşam kalitesini artırmak için genç ve yetişkinlerde de düzeltilebilir.
• Ciddi Fonksiyon Kaybı Olanlar: Ellerini veya kollarını işlevsel olarak kullanamayan bireyler ameliyat için adaydır.
• Psikososyal Destek İhtiyacı Olanlar: Estetik sorunların bireyin özgüvenini ve sosyal hayatını etkilediği durumlarda cerrahi düşünülebilir.

Sonuç:
Doğumsal üst ekstremite anomalileri, bireyin yaşam kalitesini etkileyebilen fiziksel ve estetik sorunlara yol açabilir. Cerrahi müdahaleler, hem fonksiyonel hem de estetik açıdan iyileşme sağlamak amacıyla belirli kriterlere uygun olarak yapılır. Tedavi, multidisipliner bir yaklaşım gerektirir ve çocuğun veya bireyin bireysel ihtiyaçlarına göre planlanır.

Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı, genellikle başarılı sonuçlar verir, ancak her cerrahi işlemde olduğu gibi bazı riskler taşır. Riskler, ameliyatın türüne, anomalinin karmaşıklığına ve bireyin genel sağlık durumuna bağlıdır.

Genel Cerrahi Riskler

• Kanama: Ameliyat sırasında veya sonrasında aşırı kanama oluşabilir.
• Enfeksiyon: Cerrahi bölgenin enfekte olma riski vardır. Düzenli yara bakımı ve antibiyotik kullanımı ile bu risk azaltılabilir.
• Anesteziye Bağlı Riskler: Genel veya lokal anesteziye bağlı nadir alerjik reaksiyonlar veya solunum problemleri görülebilir.

Ameliyata Özgü Riskler

• Yara İyileşme Sorunları: Bazı durumlarda yara iyileşmesi beklenenden daha uzun sürebilir veya yara izi daha belirgin olabilir.
• Fonksiyonel Sorunlar: Beklenenden daha az hareket veya güç kaybı gibi işlevsel problemler oluşabilir.
• Sinir Hasarı: Cerrahi sırasında sinirlere zarar verilmesi, his kaybı veya hareket kısıtlılığına yol açabilir.
• Damar Hasarı: Kan dolaşımını etkileyen damar yaralanmaları nadir de olsa görülebilir.
• Revizyon Cerrahisi Gerekebilir: İlk ameliyat sonrası tam başarı elde edilemeyen durumlarda ek cerrahi gerekebilir.

Uzun Vadeli Riskler

• Skarlama: Cerrahi bölgedeki yara izleri, estetik açıdan rahatsız edici olabilir.
• Kemik veya Eklem Problemleri: Özellikle kemik anomalilerinde yapılan cerrahilerde, zamanla eklem sertliği veya hareket kısıtlılığı gelişebilir.
• Psikolojik Etkiler: Beklenen sonuçların elde edilememesi, bireyde hayal kırıklığı yaratabilir.

Ameliyat süresi, yapılan işlemin türüne, anomalinin karmaşıklığına ve düzeltilecek bölgenin genişliğine bağlıdır. Genel olarak süreler şu şekilde değişir:

Basit Cerrahiler

• Örnek: Sindaktili (parmakların ayrılması) veya polidaktili (fazla parmağın çıkarılması).
• Süre: 1-2 saat.
  Bu tür işlemler genellikle daha az karmaşıktır ve kısa sürer.

Orta Düzey Karmaşıklıktaki Cerrahiler

• Örnek: Radius aplazisi veya daha büyük yapısal anormalliklerin düzeltilmesi.
• Süre: 2-4 saat.
  Hem kemik hem de yumuşak doku düzeltmesi gerektiğinden süre uzayabilir.

Karmaşık ve Çok Aşamalı Cerrahiler

• Örnek: Ciddi kemik deformitelerinin düzeltilmesi, tendon transferleri veya sinir greftleri gerektiren işlemler.
• Süre: 4-6 saat veya daha fazla.
  Çok aşamalı ameliyatlar gerektiğinde bu süre birden fazla seansa bölünebilir.

Ameliyat Sonrası Hastanede Kalış Süresi

• Basit cerrahilerde aynı gün taburcu olunabilir.
• Karmaşık işlemlerde, özellikle damar veya sinir onarımları yapıldıysa, hastanede 1-3 gün kalınabilir.

Sonuç:
Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatları, bireyin fonksiyonel ve estetik beklentilerini karşılamak için yapılır. Her cerrahi işlemde riskler bulunsa da bu riskler, uzman bir ekip ve dikkatli bir ameliyat sonrası bakım ile en aza indirilebilir. Ameliyat süresi, işlemin karmaşıklığına bağlı olarak 1-6 saat arasında değişir ve bireyin ihtiyaçlarına göre planlanır.

Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı, anomalinin türüne, yerleşimine ve şiddetine bağlı olarak farklı tekniklerle gerçekleştirilir. Amaç, fonksiyonel iyileşme sağlamak, el ve kol hareketlerini optimize etmek ve estetik bir görünüm kazandırmaktır. Cerrahi genellikle mikrocerrahi, ortopedik ve plastik cerrahi tekniklerini bir arada kullanır.

Ameliyatın Planlanması

• Kapsamlı Değerlendirme: Cerrahi öncesinde hastanın röntgen, manyetik rezonans (MRI) ve bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme yöntemleriyle detaylı değerlendirmesi yapılır.
• Multidisipliner Yaklaşım: Cerrahi genellikle ortopedi, plastik cerrahi ve el cerrahisi uzmanlarının iş birliği ile planlanır.
• Yaş ve Gelişim: Cerrahi zamanlaması çocuğun büyüme ve gelişim evresine göre belirlenir. Bazı işlemler bebeklik döneminde yapılırken, bazıları daha sonraki yaşlara ertelenebilir.

Kullanılan Teknikler

• Parmak Ayrılması (Sindaktili): Yapışık parmaklar ayrılarak her bir parmak için deri greftleri kullanılır. Parmaklar arasına yeterli hareket alanı sağlanır.
• Fazla Parmak Çıkarılması (Polidaktili): Fazladan parmak, kemik ve yumuşak dokularıyla birlikte çıkarılır. Estetik ve simetri için kalan dokular yeniden şekillendirilir.
• Kemik ve Eklem Onarımları: Radius aplazisi veya diğer kemik deformiteleri olan hastalarda kemik düzeltme işlemleri yapılır. Gerekirse kemik greftleri veya implantlar kullanılabilir.
• Sinir ve Kas Transferleri: Sinirlerin eksik olduğu veya işlevini kaybettiği durumlarda sinir greftleri yapılır. Kas transferleri ile güç ve hareket kabiliyeti artırılır.
• Tendon Transferi: İşlevsel olmayan tendonların yerine, işlevsel olan tendonlar transfer edilir.
• Damar Onarımı ve Mikrocerrahi: Damar anomalileri veya rekonstrüksiyon gereken durumlarda mikrocerrahi teknikleri ile damar onarımı yapılır.

Cerrahi Süreç

• Anestezi: Ameliyat genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir.
• Kesiler ve Onarımlar: Ameliyat sırasında gereken kesiler yapılır, anomali düzeltilir ve dokular yeniden şekillendirilir.
• Kapanış: Yumuşak doku ve deri estetik dikişlerle kapatılır. Drenler yerleştirilmesi gerekebilir.

Ameliyat sonrası iyileşme süreci, yapılan işlemin kapsamına ve hastanın genel sağlık durumuna bağlıdır. İyileşme genellikle aşamalı olarak gerçekleşir.

Ameliyat Sonrası İlk Dönem (İlk 1-2 Hafta)

• Hastanede Kalış: Basit ameliyatlarda hasta aynı gün taburcu edilebilirken, daha karmaşık cerrahilerde 1-3 gün hastanede kalış gerekebilir.
• Ağrı ve Rahatsızlık: Ameliyat sonrası ağrı hafif ila orta düzeydedir ve reçete edilen ağrı kesicilerle yönetilir.
• Pansuman ve Drenler: Dikişlerin korunması için düzenli pansuman yapılır. Drenler kullanılmışsa 7-10 gün içinde çıkarılır.
• El ve Kolun Hareket Ettirilmesi: Hareket kısıtlaması gerekebilir ve alçı ya da atel kullanılabilir.

Orta İyileşme Dönemi (2-6 Hafta)

• Dikişlerin İyileşmesi: Dikişler genellikle 2-3 hafta içinde erir veya alınır.
• Fizik Tedavi Başlangıcı: İşlemden sonra hareket kabiliyetini artırmak ve güçlendirmek için fizik tedaviye başlanabilir.
• Şişliklerin Azalması: Ameliyat bölgesindeki şişlikler bu dönemde azalır ve sonuçlar görünür hale gelir.

Geç İyileşme Dönemi (6-12 Hafta)

• Fonksiyonel Geri Kazanım: El ve kol fonksiyonları yavaş yavaş geri kazanılır.
• Tam Hareket Kabiliyeti: Fizik tedavi ve rehabilitasyonla tam hareket kabiliyeti sağlanabilir.
• Estetik Sonuçların Belirginleşmesi: Göğüsün şekli ve simetrisi bu dönemde daha iyi görünür hale gelir.

Uzun Vadeli Bakım

• Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon: Hareket açıklığını artırmak ve kas gücünü geri kazandırmak için uzun süreli fizik tedavi gerekebilir.
• Düzenli Kontroller: Ameliyat sonrası 3-6 ayda bir kontrol yapılması önerilir.
• Revizyon Gerekebilir: Fonksiyonel veya estetik açıdan yetersiz kalan durumlarda ek cerrahi müdahaleler gerekebilir.

Sonuç:

Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı, bireyin yaşam kalitesini artırmak ve el-kol fonksiyonlarını iyileştirmek için önemlidir. Ameliyat sonrası iyileşme, cerrahın önerdiği bakım planına uyulduğunda başarılı ve tatmin edici sonuçlar verir. Fizik tedavi ve düzenli takipler, iyileşme sürecinin vazgeçilmez bir parçasıdır.

Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı sırasında hasta ağrı hissetmez, çünkü işlem anestezi altında yapılır. Ancak, ameliyat sonrası bir miktar ağrı ve rahatsızlık hissedilebilir. Bu durum genellikle kısa süreli ve yönetilebilir düzeydedir.

Ameliyat Sırasında

• Ağrı Hissedilir Mi?
  Hayır. Ameliyat sırasında kullanılan anestezi, ağrıyı tamamen engeller.

Ameliyat Sonrası Ağrı

• Ağrı Seviyesi: Ameliyat sonrası hafif ila orta düzeyde ağrı ve rahatsızlık beklenir. Bu durum özellikle dikişlerin olduğu bölgede veya cerrahi alan çevresinde hissedilebilir.
• Ağrı Süresi: İlk birkaç gün içinde ağrı azalır ve genellikle 1-2 hafta içinde tamamen kaybolur.
• Ağrı Yönetimi: Doktor tarafından reçete edilen ağrı kesiciler ve ödem giderici ilaçlar, ağrıyı etkili bir şekilde hafifletir.

Uzun Vadede Ağrı

• Kalıcı Ağrı Görülür Mü?
  Nadiren, sinir hasarı gibi komplikasyonlar nedeniyle uzun vadeli hassasiyet veya ağrı oluşabilir. Bu durum fizik tedavi veya ek tedavilerle yönetilebilir.

Sonuç:

Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı sonrası ağrı genellikle hafiftir ve modern ağrı yönetimi yöntemleri ile kontrol altına alınabilir.

Ameliyat sırasında kullanılan anestezi yöntemi, işlemin karmaşıklığına, hastanın yaşına ve cerrahın tercihine bağlı olarak belirlenir.

Genel Anestezi

• Ne Zaman Kullanılır?
  Daha karmaşık ve uzun süren cerrahilerde veya küçük çocuklar için tercih edilir.
• Nasıl Çalışır?
  Hasta tamamen uyutulur ve işlem sırasında hiçbir şey hissetmez.

Avantajları:

• Tam konfor sağlar.
• Cerrahın detaylı ve hassas işlemleri rahatça gerçekleştirmesine olanak tanır.

Lokal Anestezi

• Ne Zaman Kullanılır?
  Daha küçük ve basit işlemlerde (örneğin, fazladan bir parmağın çıkarılması gibi) uygulanabilir.
• Nasıl Çalışır?
  Sadece cerrahi bölge uyuşturulur. Hasta uyanık kalır ancak işlem sırasında ağrı hissetmez.

Avantajları:

• Daha kısa iyileşme süresi sağlar.
• Anesteziye bağlı yan etkiler minimaldir.

Bölgesel Anestezi (Sinir Bloğu)

• Ne Zaman Kullanılır?
  Kol veya el cerrahilerinde, cerrahi bölgenin tamamını uyuşturmak için tercih edilebilir.
• Nasıl Çalışır?
  Sinir bloğu, cerrahi alanın çevresindeki sinirlerin uyuşturulması ile gerçekleştirilir.

Avantajları:

• Operasyon sonrası ağrı kontrolü sağlar.
• Ameliyat sonrası ağrı hissi uzun süre azalır.

Sonuç:
Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı, genellikle genel anestezi altında yapılır. Daha küçük cerrahilerde ise lokal veya bölgesel anestezi tercih edilebilir. Anestezi yöntemi, işlemin karmaşıklığına ve hastanın ihtiyaçlarına göre belirlenir ve her durumda konfor sağlanır.

Ameliyat sonrası normal hayata dönüş süresi, yapılan işlemin türüne, kapsamına ve bireyin iyileşme hızına bağlıdır. Genellikle bu süreç şu şekilde ilerler:

İlk 1-2 Hafta: Erken İyileşme Dönemi

• Dinlenme: İlk birkaç gün tamamen dinlenilmesi önerilir. Cerrahi bölgeyi zorlamamak ve hareketleri sınırlamak önemlidir.
• Günlük İşlere Dönüş: Basit cerrahilerde hasta 1-2 hafta içinde hafif günlük işlerine dönebilir. Ancak ağır fiziksel aktivitelerden kaçınılmalıdır.
• Dikişlerin Kontrolü: Dikişler genellikle 1-2 hafta içinde alınır veya kendiliğinden erir.

2-6 Hafta: Orta İyileşme Dönemi

• Hafif Hareketler: Fiziksel aktivite ve el kullanımı sınırlı olarak başlayabilir. Parmakların ve ellerin hafif hareket ettirilmesi önerilir.
• Fizik Tedavi Başlangıcı: Cerrahın önerisine göre bu dönemde fizik tedavi başlar. Hareket açıklığını artırmak ve kasları güçlendirmek için önemlidir.
• Okula veya İşe Dönüş: Çocuklar genellikle 2-4 hafta içinde okula dönebilir. Masa başı işleri olan yetişkinler de bu dönemde işlerine başlayabilir.

6-12 Hafta: Tam İyileşme ve Günlük Hayata Dönüş

• Normal Aktivitelere Dönüş: Şişliklerin azalması ve doku iyileşmesiyle birlikte günlük aktiviteler tam olarak yapılabilir.
• Fiziksel İşler: Cerrahınızın onayıyla, ağır işler veya spor gibi fiziksel aktiviteler bu dönemde yeniden yapılabilir.
• Fonksiyonel Sonuçlar: Tam fonksiyonel iyileşme genellikle 6-12 hafta içinde sağlanır.

Uzun Vadeli İyileşme (3-6 Ay)

• Sonuçların Oturması: Cerrahiden elde edilen estetik ve işlevsel sonuçlar bu süreçte daha belirgin hale gelir.
• Hareket Kabiliyeti: Fizik tedavi ile hareket kabiliyeti tam anlamıyla geri kazanılabilir.

Sonuç:
Basit cerrahilerde hafif aktivitelere dönüş genellikle 2-4 hafta, daha karmaşık işlemlerde ise tam iyileşme ve normal hayata dönüş 6-12 hafta içinde gerçekleşir. Fizik tedavi ve düzenli takipler, iyileşme sürecini hızlandırır.

Evet, cerrahi işlemden sonra iz kalabilir, ancak cerrahlar izlerin belirginliğini en aza indirmek için estetik teknikler kullanır. İzlerin durumu, yapılan işlemin türüne, kullanılan tekniklere ve bireyin cilt yapısına bağlıdır.

İzlerin Konumu ve Türü

• Kesilerin Konumu: Cerrahi kesiler genellikle doğal deri çizgileri boyunca yapılır, bu da izlerin daha az fark edilmesini sağlar.

İz Türleri:

• Sindaktili veya polidaktili gibi basit işlemlerde izler minimaldir.
• Daha büyük cerrahilerde izler daha belirgin olabilir, ancak zamanla soluklaşır.

İzlerin Yönetimi

• Yara Bakımı: Ameliyat sonrası düzenli pansuman ve yara temizliği izlerin iyileşmesini hızlandırır.
• Silikon Bantlar ve Jeller: Cerrahınızın önerdiği silikon bazlı ürünler izlerin görünümünü azaltabilir.
• Lazer Tedavisi: Daha belirgin izler için estetik lazer tedavileri uygulanabilir.
• Keloid ve Hipertrofik Skar: Keloid gelişimine yatkın bireylerde ek tedavi gerekebilir.

Zamanla İzlerin Durumu

• İzler genellikle ameliyattan sonraki ilk aylarda daha belirgin olabilir, ancak 6-12 ay içinde soluklaşır ve cilt rengine uyum sağlar.
• Cerrahınızın önerilerine uyulduğunda izler minimum düzeyde kalır.

Sonuç:
Doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı sonrası iz kalabilir, ancak izler genellikle minimaldir ve zamanla azalır. Düzenli yara bakımı ve iz yönetimi yöntemleri ile cerrahi izlerin görünürlüğü en aza indirilebilir.

Ameliyat öncesi hazırlık süreci, cerrahinin başarılı geçmesi ve iyileşme sürecinin sorunsuz olması için kritik öneme sahiptir. İşte dikkat edilmesi gereken başlıca noktalar:

Tıbbi Hazırlık

• Doktor Görüşmeleri: Cerrahınızla detaylı bir görüşme yaparak ameliyatın kapsamını, beklentilerinizi ve iyileşme sürecini konuşun.
• Tetkikler: Kan testleri, röntgen, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) ve diğer gerekli incelemeleri tamamlayın.
• Hastalık Geçmişi: Kronik hastalıklarınız veya düzenli kullandığınız ilaçlar varsa mutlaka doktorunuza bilgi verin.

İlaç Kullanımı

• Kan Sulandırıcılar: Aspirin ve ibuprofen gibi kan sulandırıcı ilaçları ameliyattan 7-10 gün önce bırakmanız gerekebilir. Doktorunuz gerekli yönlendirmeyi yapacaktır.
• Vitamin ve Takviyeler: Özellikle E vitamini veya bitkisel takviyeler kanamayı artırabileceğinden, ameliyat öncesi dönemde bunların kullanımını durdurmanız gerekebilir.

Beslenme ve Sıvı Tüketimi

• Sağlıklı Beslenme: Ameliyat öncesinde dengeli ve sağlıklı bir diyetle bağışıklık sisteminizi güçlendirin.
• Hidrasyon: Bol su tüketerek vücudunuzu ameliyata hazırlayın.
• Açlık Süresi: Ameliyat günü genel anestezi uygulanacaksa, ameliyat öncesi en az 6-8 saat boyunca yemek yememeli ve sıvı tüketmemelisiniz.

Sigara ve Alkol Kullanımı

• Sigara: Sigara, yara iyileşmesini olumsuz etkiler. Ameliyattan en az 4-6 hafta önce sigarayı bırakmanız önerilir.
• Alkol: Alkol kullanımı, ameliyat öncesi en az 48 saat boyunca durdurulmalıdır.

Psikolojik Hazırlık

• Gerçekçi Beklentiler: Ameliyat sonrası görünüm ve işlevsel sonuçlar hakkında gerçekçi beklentilere sahip olun. Bu konuda cerrahınız size yol gösterecektir.
• Psikolojik Destek: Özellikle çocuk hastalar için ameliyat öncesinde psikolojik destek almak faydalı olabilir.

Ameliyat Günü Hazırlıkları

• Rahat Kıyafetler: Ameliyat günü rahatça çıkarılabilen, bol kıyafetler giyin.
• Refakatçi Ayarlayın: Ameliyat sonrası size yardımcı olacak bir yakınınızın yanınızda bulunmasını sağlayın.

Ameliyat fiyatları, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Cerrahın deneyimi, ameliyatın yapıldığı hastane, kullanılan cerrahi teknik ve işlemin kapsamı gibi unsurlar fiyatlandırmada etkili olur.

Fiyatları Etkileyen Faktörler

• Cerrah ve Ekip Deneyimi: Deneyimli cerrahlar ve uzman ekipler genellikle daha yüksek ücret talep edebilir.
• Ameliyatın Kapsamı: İşlemin basit mi, yoksa kompleks bir cerrahi mi olduğu fiyatı etkiler.
• Hastane Seçimi: Ameliyatın yapıldığı hastane (özel veya devlet hastanesi) fiyatlarda belirleyici olabilir.
• Ameliyat Sonrası Bakım: Hastane yatış süresi, fizik tedavi gerekliliği gibi ek hizmetler de toplam maliyeti artırabilir.

Kesin fiyat bilgisi almak ve size özel bir değerlendirme yapılmasını sağlamak için başvuru formunu doldurabilirsiniz. Başvuru Formu üzerinden uzman ekibimizle iletişime geçerek detaylı bilgi ve fiyat teklifi alabilirsiniz.

Sonuç olarak, doğumsal üst ekstremite anomalileri ameliyatı, bireylerin yaşam kalitesini artırmak, günlük işlevlerini geri kazandırmak ve özgüvenlerini güçlendirmek için önemli bir cerrahidir. Her bireyin ihtiyaçları ve beklentileri farklı olduğu için tedavi planı kişiye özel olarak şekillendirilir. Doğru cerrahi yöntem, dikkatli bir iyileşme süreci ve multidisipliner bir yaklaşımla, hem estetik hem de işlevsel olarak başarılı sonuçlar elde edilebilir. Daha fazla bilgi almak ve uzmanlarımızla bir değerlendirme yapmak için başvuru formu üzerinden bize ulaşabilirsiniz.